8 Aralık 2013

6. Haftanın Sonunda! :)

Allahım kuruyoruuuum!

Ders çalışırken 10 dakika mola vermek için salona geçtiğimde bile
nemlendiricilerimi yanıma alıyorum.
Bildiğin Kavimler Göçü!

Gece yatarken dudaklarımı iyice nemlendiriyorum.
Sabah bir kalkıyorum ki dudaklar botokslu!
Neyse, iyi tarafından bakıyorum: Henüz kanamadılar :)

Dün ellerimde benek benek kırmızılıklar
oluştu. Hametan'ı elime boca ettim.
Görüntüde bir değişiklik yok, ama en azından sızlamıyorlar.

Sivilceler tek tük çıkıyor, sönüyor.
Şu an aktif sivilcem yok.
İnternette araştırıyorum hala, 4. aya kadar milletin yüzü sivilceden
görünmüyor. Bende hiçbir değişiklik olmadı.

Şunun farkına vardım:
Benim cildim sorunlu bir cilt değilmiş.
Bu ilaç ilk aylarda cildin altındakileri dışarı vurur ya hani.
Benim derimin altı öyle pis değilmiş :)
Ergenliğimde hiç sivilce problemim olmamıştı zaten.
Üniversite 3. sınıfta çıkmıştı ne çıktıysa.
Onlar ve şu zamana kadar çıkan tek tük sivilceler de
strestenmiş.
Keza, kendime bile çaktırmasam da stres yaptığım doğrudur.

Her neyse.
Konudan saptım yine.
Burun kuruluğundan mütevellit kanamalar oluyor arada.
3-4 günde bir doktorumun verdiği SicNasal kremi
sürüyorum. Oldukça rahatlatıyor.
Kanamayı durduruyor, burnu bir güzel nemlendiriyor.

Göz damlasını günde üç defadan bire indirdim.
Ama bir gün kullanmayı unutsam akşamında
kendini hatırlatıyor.
Nemlendiricimden sonra en büyük kankam
bu damla olacak anlaşılan.

Su içmeye özen gösteriyorum.
Yediklerime dikkat etmiyordum zaten.
Ama ilk ay yememizin önerilmediği şeyleri
yerken vicdan azabı hissederdim.
Tahlillerim güzel çıktı ya, artık o azap da kalktı.
Yaşasın zararlı yiyecekler! :)

Eklem ağrısı yok,
baş ağrısı yok,
psikolojik dengesizlikler yok,
siyah noktalar yok,
siyah noktalardan geriye kalan gözenekler çok.

Tedavim beklediğimden de güzel geçiyor.
Darısı okuyanların başına :)

25 Kasım 2013

1. Ayın Sonunda! :)

Çarşamba günü gitmem gereken doktora çeşitli rahatsızlıklarımdan 
ötürü 5 gün gecikmeyle, bugün gitmiş bulunmaktayım efenim.

İlk ay gittiğim doktorum bugün çalışmıyormuş, 
başka bir doktordan randevu almak zorunda kaldım.

Alırken de ince eledim, sık dokudum.
Bütün doktorların özgeçmişini inceledim.
Yaşının genç olması ve iyi bir üniversiteden mezun olması kriterimdi.
Buldum :)

Randevu saatim geldi, içeri girdim. 
Aman Allahım, bu nasıl bir ilgi!
Sanki adamın özel muayenehanesine gittim!
Neyse, kısa tutayım, doktorum çok ilgiliydi.
Bundan sonra başka doktor mu? Nasla! :)

Göz kuruluğun, boğaz kuruluğun, eklem ağrıların
 vs var mı diye tek tek her şeyi sordu.

Yüzümü inceledi.
"Eee, hiçbir şeyin yok ki senin.
Niye bu ilacı kullanıyorsun. 
Sırtında mı sivilcen var?" dedi.

"Zaten çok yoktu. Olanlar da kurudular. 
İlacı kullanırken birkaç tane çıktı ama hemen yok oldular. 
Kusma dönemim henüz başlamadı." dedim.

"Bu saatten sonra olmaz" dedi.
Herkeste olmuyormuş.
Şimdiye kadar bende de olmadıysa, daha olmazmış.

Ağzım kulaklarıma vardı :)

"Tonik, peeling vs kullanabilir miyim?" dedim.
"Asla!" dedi.
"Yalnızca güneş kremi ve nemlendirici"

Hangi markayı önerdiğini sordum.
La Roche Posay'ın Effaclar H serisinin nemlendiricisini
ve yine La Roche Posay'ın güneş koruma kremini önerdi.

Burnum için de SiccNasal diye bir krem verdi.

Öğleden sonra kan tahlillerime baktı.
Kolestrolümün yüksek çıkmasından çok korkuyordum. 
Yediklerime hiç dikkat etmediğimi, ailecek etobur olduğumuzu, 
pek sağlıklı beslenmediğimizi falan söyledim.
"Kilon öyle demiyor" dedi. (Bu doktoru çok sevdim!)
"Sonuçların çok iyi. Abartmadıktan sonra 
her şeyi yiyebilirsin" diye ekledi. (Doktoru çok çok çok sevdim!)

İlk ay 20 mg kullanıyordum. Dozumu 30 mg'a çıkardı.
Bir de Acnegen yerine Aknetrent yazdı.
Yazık, Aknetrent kotası dolmamışsa demek :)

Hastaneden çıkar çıkmaz ilaçlarımı ve kremlerimi aldım.
La Roche Posay Effaclar H nemlendirici 
kreminin yapısını çok sevdim.
Hemen emiliyor ve yüzü yumuşacık yapıyor.
Bu seri zaten bu ilaçları kullananlar için yapılmış.
Dermoskin yüz temizleme köpüğüm bitince Effaclar H serisinin 
köpüğünü deneyeceğim.
Bundan da çok memnunun gerçi, ama denemekten zarar gelmez. :)

Çok uzattım yine. 
Aaaa, tüh gözenekleri sormayı unuttum yaa!
Siyah noktalar tamamen temizlendiler.
Ama yerlerine kocaman gözenekler bıraktılar.
Bu kadar siyah noktamın olduğunu bilmiyordum :(
Bu ilaçlar acaba gözenekleri de kapatır mı ki?
Off, bir ay daha bu sorunun cevabını nasıl beklicem...

Neyse, genel olarak güzel bir ay geçirdim.
Darısı gelecek ayların başına.
Hoşgeldin 2. ay :)

14 Kasım 2013

3. Haftanın Sonunda! :)

Merhaba efendim, merhaba!

Zaman su gibi akıp gidiyor. İnanılır gibi değil, haftaya doktor randevum var! :)

Azcık tırsıyorum gibi sanki, yediklerime hiç dikkat etmiyorum. Ailece etoburuz ayıptır söylemesi. Şu 3 haftalık süreçte bu beslenme düzenimde zerre değişiklik yapmadım. Kolestrolüm tavan, hissediyorum. :)

Neyse bunları geçelim.

Aktif sivilcem yok. Kusma dönemi halen daha başlamadı demek ki.
Cildim kurumaya devam ediyor. Ama sürekli nemlendirdiğim ve bol su içtiğim için kötü bir görüntü oluşturmuyor.
Derim incelmeye başladı, görüyorum. Alttan yenileri gelsin bakalım :)
Burun kanamalarım başladı. Bir de diş eti kanamaları :(
Ama ağrı sızı yok.

Geçen hafta göz doktoruna gittim. Gözümde bir rahatsızlık olmadığını, sadece ilaçtan dolayı göz kuruluğu olduğunu bildiğimden özele gitmeye gerek duymadım. Ama randevu aldığım doktorun pek iyi olmadığını duydum sonradan. Napim, o gün bütün doktorlar doluydu. :(
Her neyse, kullandığım ilacın adını söyledim doktora. Anlamayan gözlerle baktı. Göz enfeksiyonu ve mevsimsel alerji için iki damla yazdı. "Bu ilacı kullananlar suni gözyaşı kullanıyorlarmış" dedim. Mır mır bir şeyler söyledi, sonra yazarım gibisinden.
İlaçları bir haftadır kullanıyorum. Çok şükür Allahım, gözünü açabilmek ne güzelmiş! :)

Öyle işte. Aynaya bakınca daha sağlıklı bir cilt görüyorum.
Mutlu oluyorum :)

6 Kasım 2013

2. Haftanın Sonunda! :)

Sonunda vücudum ilaca tepki vermeye başladı :)

Yüzü kurudu, sivilcesi çıktı diye sevinen bir ben miyim acaba :)

Burnumun çevresinde aşırı yağlanma olurdu. Şimdi günlerce yıkamasam hiçbir yağlanma olmayacak gibi duruyor. (Tabi ki sabah akşam yıkıyorum :) )

Alnım ve burnum pul pul deri atıyor. Makyaj yapınca kötü görünmesinden çekiniyordum açıkçası. Ama belli bile olmuyor.

Siyah noktalarım peeling yapsam yok olacaklarmış gibi. Ama doktoruma peeling yapıp yapamayacağımı sormayı unutmuşum :( Yüzümü tahriş etmesinden korkuyorum.

Bir iki tane sivilcem çıktı. Ama kötü görünmüyorlar. Güzeller güzel :)

Dudaklarımı yoğun bir şekilde nemlendirdiğim için hiçbir kuruma olmadı. Hafif soyulmalar oluyor tabi. Deri atıyorlar, olacak o kadar :)

Tek sıkıntı gözlerimdeki kuruluk. Gözlerim sürekli yaşarıyor diye ilk günlerde başka bir şey sandım. Göz kapaklarım şişti. Ağlamışım gibi dolanıyorum birkaç gündür. Sonra internetten araştırdım, meğer göz kuruluğunda gözler yaşarırmış. Cahillik, ben de ilaç ters köşe yaptı sanıyordum :)
Gözlerimi sürekli kısmak zorunda kalıyorum. Özellikle akşamları göz kapaklarım öyle ağırlaşıyor ki, saat 9 oldu mu uykum var diye yatıyorum ama uyuyamıyorum. Doktordan randevu aldım, yarın gidip görüneceğim. Suni gözyaşı verecektir. İlacı kullanan hemen herkes onu da kullanmış. Biz de kullanırız canım, nolcak :)

Başka da bir şey yok. Hadi geçmiş olsun :)

31 Ekim 2013

1 Haftanın Sonunda :)

Gün sayıyorum ya hani, zaman geçmek nedir bilmiyor. İlacı bir aydır kullanıyor gibiyim ama daha bir hafta olmuş. Olsun :)

İlacı kullanmadan önce ve şu bir haftalık süreçte o kadar çok araştırma yaptım ki, resmen yan etki bekliyorum. Ama ilacın henüz en ufak bir yan etkisini görmedim. Yüzde, dudaklarda, gözlerde, burunda veya saçlarda kuruluk yok. Yeni sivilce çıkarmak yok. Baş ağrısı, asabiyet vs. yok. Yok oğlu yok.

Var olan sivilcelerim tamamen yok oldular. Sivilce izlerim de o kadar soldu ki, ablam iki gün arayla beni gördüğünde kapatıcı sürdüğümü sandı :)

Su içmeye ve yüzümü nemlendirmeye devam ediyorum.

Yapamadığım tek şey yediklerime dikkat etmek. Bu ay kolestrolüm çok yüksek çıkacak diye korkuyorum. Ha korkuyorum da önlem alıyor muyum? Hayır :)

Her zaman yaptığım şeyi yapıyorum: Bekliyorum.
Beklerim, koca ömür benim :)

28 Ekim 2013

5. Gün! :)

Dünün aynısı Liya'dan merhabalar efendim :)

Hiç değişiklik yok. Hiç!

Doktor sivilce ilacı yerine vitamin ilacı mı verdi acaba diye düşünmeden edemiyorum :)

Yok yok, haksızlık etmeyeyim, sivilcelerim neredeyse yok oldu. Hafif bir pudrayla pürüzsüz bir cilde sahip oluyorum bile diyebilirim. Ama yüzde veya dudaklarda kuruluk, yeni sivilceler çıkarma gibi şeyler henüz görülmedi. Beklemedeyiz :)


4. Gün! :)

Şimdi çağırıyormuşum gibi olmasın ama ben kurumayacak mıyım, benim cildim kusmayacak mı yaa? :)

İlaç hakkında bilgi sahibi değilken ilk haftalarda ilacın herhangi bir etkisini veya yan etkisini göreceğimi düşünmüyordum. Ama ilacı kullananlar forumlarda ve bloglarda ikinci günden itibaren ilacın etkisini gösterdiğini yazıyorlar. 
Gün:4 
Değişklik:0

Su içmeye, cildimi ve özellikle dudaklarımı nemlendirmeye devam ediyorum. Dudaklarım hala yumuşacıklığını koruyor :)

Cildim bir güzel kussa da arşa değse başım :)

Bekleyelim, görelim.

27 Ekim 2013

3. Gün! :)

Biten bir günden daha merhaba efendim, merhaba!

Bazı olumsuzluklara rağmen güzeldi bugün. Umutluyum :)

Olumsuzluklar: Yüzümde ve vücudumun çeşitli yerlerinde yeni sivilceler çıkmaya başladı. Tam sıkımlık böyle, güzel güzel. Ama öyle küçükler ki... Yüzüme çok yakın bakmayan anlamaz yani. 
Bir de akşam saatlerinde dışarı çıktığım için dudaklarımı nemlendirmeyi birazcık ihmal ettim. Hemen kurumadı tabi ki. Ama gülerken hafif bir gerilme hissediyorum. Bol bol nemlendirdiğim için yumuşacıklığı devam ediyor. -İyi haber:)-
Bugün hiç su içmedim desem yeridir. Yarım litre belki. Bu böyle gitmez Liya!

İyi haberse yüzüme bir aydınlık geldi. Başta psikolojik diye düşündüm. Hem sivilcelenip hem bu aydınlık nasıl olabilirdi? Ama kardeşim de bu yönde şeyler söyleyince tamam dedim. :)
Var olan sivilcelerim de solmuştu zaten. Yeni çıkanlar da çok belli olmuyorlardı. Bugün bir de makyaj yaptım. Gördüğüme inanamadım! Fondöten kullanmayı sevmiyorum zaten. Nemlendirici kremim var malum, Hametan. Onun üzerine hafif bir pudra sürdüm, yüzüm çok parlamasın diye. Öyle güzel, öyle doğal oldu ki. Durup durup aynaya baktım bu ben miyim diye. :)

Kusma döneminin çok ağır geçeceğini düşünmüyorum. Çıkacak olan sivilceleri de çok fazla kafama takmam zaten. Geçici olduğunu bildikten sonra insan böyle şeylere neden üzülsün ki? Bir de zaten evden dışarı çıkmam için bir sebebim yok, tüm gün evde oturup KPSS'ye çalışıyorum. Daha ne olsun. İlacı kullanmak için en uygun zamanımdayım.

Tek korkum dudaklarımın kuruması. Dudak bir kere kuruyup çatladı mı ne kadar uğraşırsan uğraş günlerce acısını çekiyorsun. Sürekli gülen biri olarak, rahatça gülememek beni üzer. Bu yüzden evde krem kaplı bir yüzle dolaşıp duruyorum. Neyse ki evdekiler bu duruma çabuk alıştılar. :)

3. günden de hiçbir şey anlamadık yani okuyucu. Bu dönemlerin çabuk geçmesi ümidiyle...

Güzel görünümlü Liya'dan sevgiler! :)

26 Ekim 2013

2. Gün! :)

Merhaba efendim, merhaba!

Roaccutane kullanan bloggerları okudum. Okudukça şaşırdım. Daha ikinci günden yüzlerde kurumalar, kusmalar başlamış.

Ben de 2. günümü bitirdim. Yüzümde herhangi bir değişiklik yok.  Hatta dudaklarım hiç olmadığı kadar yumuşacık diyebilirim. Kurumasından öyle korkuyorum ki, dudağım kremi emer emmez hemen yeniden sürüyorum.
Sivilcelerim çok değildi zaten. İlacı kullanmamdaki amaç sivilce izlerimin geçmesiydi. Şu an yüzümde 4 tane sivilce var. Bugün kurumaya başladıklarını fark ettim. İki gün sonra varlıklarını bile unuturum gibi :)

A vitamini almamaya çalışıyorum. Ama yumurtasız, peynirsiz bir kahvaltı nasıl olur bilemiyorum. Bugün yumurtayı kestim, ama peyniri de kesersem neyle beslenirim? Sadece reçelle, balla kahvaltı mı olur? Salatada da sadece domates yiyordum, onu da bırakmam lazım sanırım. Meğer sevdiğim her şey A vitaminiymiş.

Doktorun önerdiği yüz temizleme köpüğünü çok sevdim. Daha önce hep jel kullanmıştım. Köpüğün yapısıyla ilgili ön yargılarım vardı, ama cildi çok iyi temizliyor. Bir de yumuşacık yapıyor. Tedavinin ilerleyen zamanlarında onu da kullanmayı kesecekmişiz. Cilt sudan başka bir şeyi kabul etmezmiş. Çocukluğumdan beri hiçbir zaman yüzümü sadece suyla yıkamadım. Temiz olmazmış gibi geliyor. Ona da alışacağız, el mahkum.

Su tüketimimi arttırmaya çalışıyorum. Ama midem almıyor artık. Alışmaya çalışıyorum. Henüz yolun başındayım :)

Eklem ağrıları ilacın yan etkisiydi. İki gündür belim ağrıyor. Biraz uzanıp dinlenince geçiyor. İlaçtan mıdır, yoksa ders çalışırken şekilden şekile girdiğimden midir bilmiyorum. Tüm suçu ilaca yükleyip haksızlık etmek istemem.

İkinci gün tam da tahmin ettiğim gibi etkisiz geçti. Yarınlarda da kötü haberlerle gelmemem ümidiyle... 
Ergen görünümlü Liya'dan sevgiler :)

İlkler Güzeldir! :)

Her insan gibi sağlıklı, pırıl pırıl bir cilt isteyenlerdenim efendim. Bunun için kullanmadığım ürün, yapmadığım işlem kalmadı diyebilirim.
Açıkçası çok sorunlu bir cildim de yok. Ama neden daha güzel görünmeyeyim sorusu arada bir beynimde yankılanıyordu.

Lise hayatım boyunca sivilce nedir bilmedim, desem abartmış olurum. Elbette benim de sivilcem çıktı. Ancak yüzümde aynı anda iki tane sivilcenin çıktığını hiç hatırlamıyorum. Bir tane çıkar, 2-3 gün sonra kendiliğinden yok olurdu.

Fakat ne zaman ki yirmili yaşlara girdim, sivilcelerim benden bağımsızlığını ilan etti. O yaşa kadar sadece alnımda ve çenemde çıkan küçücük sivilceler bütün yüzümde çıkmaya başladı. Özellikle yanaklarımda çıkan sivilceler aylarca geçmiyordu. Sonunda bazıları iz bırakarak söndü gitti.

Yaklaşık bir buçuk yıl önce gittiğim doktor bu sivilcelerin geçici olduğunu, önemli bir cilt problemimin olmadığını, 2-3 ay sonra o izlerin de kaybolacağını söyledi. "Yine de için rahatlasın diye bir krem yazıyorum sana" dedi ve Benzamycin diye bir krem verdi.
Krem hakkında araştırma yaptım, kullananlar oldukça memnundu. Fakat ben düzenli olarak kullanmama rağmen cildimde hiçbir düzelme göremedim. Krem bittikten sonra ikincisini almaya gerek görmedim.

Sivilceler çıkmaya, sönmeye devam ettiler. Bazen birden yüzümü kapladılar, bazen tamamen yok oldular. Yanağımdaki iki üç sivilce izinden başka problemim olmadı o zamanlar. Ama yaklaşık 6-7 aydır sürekli yeni sivilce çıkarmaya devam ettim. Başta yine sönerler yok olurlar diye düşündüm ama canımı sıkmaya devam ettiler. Son zamanlarda beni gören herkes "Hayırdır Liya, ergenliğini yaşayamadın heralde?" diye kendilerince bana takılırken kafaya koydum doktora yeniden gidecektim. Bu sefer buna kesin çözüm olacaktı. 

Roaccutane kullanan arkadaşlarım vardı. İlacın etkilerini ve sonucunu çok iyi biliyordum. Başlangıçta hiç olmadığın kadar çirkinleşiyorsun, fakat sonunda bebek gibi bir cilde sahip oluyorsun. O ilacı kullanıp da tedavisine cevap alamayan hiçkimseyi görmemiştim.

İlacın yan etkileri çok. Karaciğerde yağlanma, şeker hastalığı, kolestrol, riskli doğum vs. Dudaklardaki kuruluk, burun kanamaları, eklem ağrıları, saç dökülmesi, göz kuruması da dahil.
Değer mi diye düşündüm. Bu bir süreç sonuçta. Sivilce izlerim de çok belirgin değil. Ama yaşım 24. İlacı şimdi kullanamazsam hiçbir zaman kullanamam. İlacı içerken ve ilacın bitiminden bir süre sonra hamile kalman yasak çünkü. Hazır yakın bir zamanda evlilik gibi bir düşüncem yok, başka şansım da yok. Ya şimdi, ya hiç.

Kesin kararlılıkla doktora gittim. Şikayetimi söyledim, sivilcelerimi inceledi. "İki krem yazıyorum sana" dedi. "Krem olmaz!" dedim. Gülümsedi "İlaç istiyorsun heralde" dedi. "Mümkünse" dedim. Tahlil istedi. Sonunda Roaccutane yazdı. Yanında nemlendirici olarak Hametan.
Bildiğim tüm Roaccutane kullanıcıları Bepanthen kullanıyordu. Eczacı ikisi arasında bir fark olmadığını, ikisinin de benzer nemlendiriciler olduğunu söyledi. Güvendim :)

Tahlil sonucumu beklerken alışveriş merkezine gittim. Doktorların cilt temizliği için Sebamed'in ürünlerini önerdiklerini biliyordum. Girdim bir yere, hassas ciltler için bir ürün aldım.

Tahlil sonrası doktora yüzümü ne ile yıkayacağımı sorduğumda Dermoskin Facial Cleansing Yüz Temizleme Köpüğü'nü önerdi. Önce onu deneyeyim dedim. Eczacımdan istedim. Sebamed'im biraz beklesin :)

Eve geldiğimde ilacımı poşetten çıkarmamla şok yaşamam bir oldu. Eczacı Roaccutane yerine Acnegen vermiş. Öyle yorgundum ki gidip değiştirmeye üşendim. Kardeşim gelince götürür beni dedim. Annem eve gelince aynı tarz ilaçlardır, bir şey olmaz bunu kullan dedi. Kardeşim de aynı şeyi söyleyince internetten araştırma yaptım. Öyleymiş. Hadi dedim, bunu kullanayım.

Bugün ilacımın ilk günüydü. Cildimin, özellikle dudaklarımın kurumasından öyle korkuyorum ki, evin içinde sürekli nemlendiricimle dolaşıyorum. Dudaklarım kremi emer emmez yeniden sürüyorum. Bol su içmek gerekiyor bir de... Ben ki günlük su ihtiyacımı çayla, kolayla gideren insanım. Bir bardak suyu günlerce içmediğimi bilirim. Çok fazla susamadan su içtiğimde midem bulanır. Fakat bu öyle bir korku ki, neye dönüşeceğimi öyle biliyorum ki bugün 1.5 litre su tüketmişim. Benim için bir rekor. Su içmeye kendimi alıştırmam gerek. Ahahahahhh... Allah başka dert vermesin :)

Acnegen günlüğü tutmaya karar verdim. Şu sıralar tutacak başka günlüğüm olmamasından değil -yoksa uhuuu, her gün cıpstak cıpstak(!)- tarihlerle aramın iyi olmamasından. İlaca ne zaman başladım, tedavinin seyri ne zaman nasıl değişti vs. bilgiler bu yolla kayıt altında bulunsun diye. Hem benim gibi bu ilacı araştıran insanların da benden ibret alacağı pek çok şey olur diye düşünüyorum. Kesin doğru diye yanlış yanlış şeyler yaparım. Ben yaparım.

Ergen görünümlü Liya'dan sevgiler.